Kamulaştırmada anlaşmazlık çıkarsa ne olur?

kamulaştırmada anlaşmazlık çıkarsa ne olur

Kamu yararı için hükumet tarafından ya da kamu kurumları tarafından özel mülkiyetlere el konulmasına kamulaştırma adı veriliyor. Peki kamulaştırmada anlaşmazlık çıkarsa ne olur? diyorsanız işte yanıtı…

Kamulaştırmada anlaşmazlık çıkarsa ne olur?
4650 Sayılı kanun ile değişik 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu kamulaştırmanın nasıl yapılacağını gösteriyor. Kanun kapsamında kamulaştırma; özel mülkiyette bulunan gayrimenkullerin, kamu yararı amacıyla, devlet veya bir kamu tüzel kişisinin mülkiyetine geçmesini sağlayan yasal bir yol olarak ifade ediliyor.

İmar planında kamu yararına tahsis edilmiş taşınmaz malların kamulaştırılması gerekiyor ise bu taşınmaza veya taşınmazlara ait Yatırımcı Müdürlüğün Başkanlık Onaylı Kamulaştırma Ön Onay Föyü ile İmar Planı, kadastral paftası ve mülkiyet durum tespitinden sonra Belediye Encümeninden kamulaştırılmasına karar alınıyor.

Anlaşma sağlanırsa bir tutanak düzenleniyor, taşınmaz malın malik veya malikleri veya temsilci ile birlikte komisyon üyeleri tarafından imzalanarak anlaşma sağlanıyor.Peki kamulaştırmada anlaşmazlık çıkarsa ne olur? diyorsanız işte yanıtı…

Kamulaştırma Bedelinin Tespiti Ve Taşınmaz Malın İdare Adına Tesciline İlişkin Davada Davalının Beyanlarına Göre, Anlaşmaya Yanaşmayacakları Anlaşıldığından Davaya Devam Olunarak Karar Verilmesi Gerektiğine İlişkin Yargıtay Kararı

T.C.
YARGITAY
18. HUKUK DAİRESİ
E. 2012/27
K. 2012/481
T. 23.1.2012

• KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN TESPİTİ (Uzlaşma Konusunda Yöntemine Uygun Çağrı Yapılmadığı – Davalının Beyanlarından Uzlaşma Konusunda Tebligat Yapılmış Olsa Bile Anlaşmaya Yanaşmayacağı Anlaşıldığından Davaya Devam Edileceği)

• UZLAŞMA KONUSUNDA ÇAĞRI (Kamulaştırma Bedelinin Tespiti/Usulüne Uygun Çağrı Yapılsaydı Bile Davalının Beyanlarından Anlaşmaya Yanaşmayacağının Anlaşıldığı – Dava Şartı Gerçekleşmediğinden Davanın Reddine Karar Verilemeyeceği)

• DEĞERİN DÜŞÜK OLDUĞU VE KABUL ETMEDİKLERİ BEYANI (Kamulaştırma Bedelinin Tespiti Davasında Davalının Cevap Dilekçesindeki Bu Beyanından Anlaşmaya Yanaşmadığının Anlaşıldığı – Usulüne Uygun Uzlaştırma Konusunda Çağrı Yapılsaydı Bile Uzlaşmanın Kabul Edilmeyeceği)

ÖZET : Dava, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tesciline ilişkindir. Davalının beyanlarına göre, uzlaşma konusunda tebligat yapılmış olsa bile, anlaşmaya yanaşmayacakları anlaşıldığından davaya devam olunarak karar verilmesi gerektiği gözetilmeden davalı asile uzlaşma konusunda yönteme uygun çağrı yapılmadığından, dava şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddi hukuka aykırıdır.

DAVA : Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : Dosya içindeki bilgi ve belgelerden, dava konusu taşınmazın davalı adına kayıtlı olduğu ve kamulaştırmayı yapan idarece davalının vekâletname verdiği avukata 06.04.2010 tarihinde uzlaşma konusunda tebligat yapıldıktan sonra yasal süresi içinde müracaat edilmediğinden bu davanın açıldığı, davanın yargılaması sırasında dava dilekçesinin tebliği üzerine davalı vekilinin oturuma katıldığı ve cevap dilekçesi içeriğinde “idare tarafından biçilen değerin düşük olduğunu, bu değeri kabul etmediklerini, kamulaştırma bedelinin mahkemece tespit edilerek davalıya ödenmesini talep ettiklerini” belirttiği, mahkemece Kamulaştırma Yasası’nın 4650 Sayılı Yasayla değişik 7. ve 8. maddesi hükmüne uygun biçimde davalı asile uzlaşma konusunda yönteme uygun çağrı yapılmadığından, dava şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

Adı geçen davalının vekilinin cevap dilekçesi içeriğindeki beyanlarına göre, Yasanın 8. maddesinde öngörülen biçimde uzlaşma konusunda tebligat yapılmış olsa bile anlaşmaya yanaşmayacakları anlaşıldığından davalı asile 8. madde gereğince tebligat yapılmasının sonucu değiştirmeyeceği ve dava ekonomisi de gözönünde bulundurularak ve davaya devam olunarak deliller toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden mahkemece yerinde olmayan gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Kamulaştırma bedeli hangi durumlarda ödenmez?

Özge ÖZDEMİR/Emlaktagundem.com