TOBB-İTO Sirkeci Prestij projesinde son durum!

ibrahim çağlar

İTO’nun ağustos ayı meclis toplantısında konuşan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar, İTO Sirkeci projesini yapacak müteahhidin İTO’nun özel şartlarını kabul etmemesi nedeniyle projenin iptal edildiğini söyledi.

Çağlar, iş dünyasının beklediği tedbirlerin hayata geçmesi konusunda attıkları adımların sonuçlarını aldıklarını belirterek, “Tüketici kredilerinde vadelerin uzatılması, taşınır malların teminat olarak kabul edilmesi, kamu alacakların yapılandırılması, vergisini düzenli ödeyenlerin ödüllendirilmesi, ihracatçıya yeşil pasaport verilmesi, faizlerin düşürülmesi, konutta faiz oranlarının düşürülme süreci başladı.” dedi.

Halkın, FETÖ’nün darbe girişiminden sonraki 10 gün içinde 11 milyar dolarını TL’ye çevirdiğini hatırlatan Çağlar, “İşte milletin bu güvenine layık olmanın, ekonomik hamleleri gerçekleştirmenin tam vaktidir. Darbe teşebbüsünü püskürttükten sonra şimdi önümüzdeki görev, ekonomik ajandamızın şartlarını yerine getirmektir.” ifadelerini kullandı.

Ekonomide standart makroekonomik hedef ve anlayışları belli ölçülerde gevşetmek gerektiğini vurgulayan Çağlar, şunları kaydetti:

“Özellikle kamu bütçesi ve enflasyon hedeflemelerini içinde bulunduğumuz şartlara göre yeniden ele almalıyız. Gerekirse kamuda bütçe açığı artabilir. Enflasyon hedefini yukarıya çekebiliriz. Çünkü büyümeden ve istihdam kapısı açmaktan asla feragat edemeyiz. Peşin vergi ödeme sistemi tamamen kaldırılsın. Artık bu ülkede peşin verginin olmasını istemiyoruz. Diğer yandan, vergi ve kamunun aldığı diğer ödemeler hususunda da yıl sonuna kadar ertelenmeye gidilmesi piyasalarda taze kan oluşturacaktır. Özellikle istihdam üzerindeki ödemelerin sene sonuna kadar alınmamasını istiyoruz.

Eximbank’ın aldığı teminat mektuplarının yarıya düşürülmesi, bu kredilerde vadelerin uzatılması, KDV iadelerinin hızlandırılması ve tüm kamu ödemelerinin KDV’ye mahsup edilmesi hepimizi rahatlatacaktır. Yılın başından itibaren alınan kredilerde yeniden yapılanma acilen hayata geçirilmeli. Kısa vadeli ve sonuç alıcı bu tür tedbirler darbe teşebbüsünün oluşturduğu havayı tam olarak bertaraf etmemizde büyük rol oynayacaktır. Yatırımcılarımız güvenle yatırımlarına devam edeceklerdir. Zaten yabancı yatırımcılar da bu tedbirler neticesinde yatırımlarını artıracaklardır. Yabancı yatırımcılar zaten yatırımlarına devam edeceklerini açıkladılar. Biz de istikrarlı yönetim, güçlü ekonomi doğrultusunda üzerimize düşenleri yerine getirmeye devam edeceğiz.”

– “Bir başkan yardımcılığı, 5 yönetim kurulu üyeliği, 15 TOBB delegesi talep ettiler”

İbrahim Çağlar, FETÖ’nün darbe girişimi ile ilgili olarak da, “Daha önce TUSKON kanalıyla bize talepler geldi. Göreve geldiğimiz 30 Mayıs 2013’ten itibaren fuarlar, yemek organizasyonları gibi gelen çeşitli talepler vardı. Biz bunların hepsini onların kara listelerine girmeyi göze alarak reddettik. Bir kuruşumuz bunlara nasip olmadı.” dedi.

İTO seçim sürecinde yönetim kurulunu oluştururken TUSKON’un ısrarlı talepleri olduğunu belirten Çağlar, “Bir başkan yardımcılığı, 5 yönetim kurulu üyeliği, 15 TOBB delegesi talep ettiler. Anında reddettim, ‘Bana i̇si̇m dahi̇ vermeyi̇n’ dedim. Çünkü çalışmak istediğim kişinin ismi ola ki sizin istediğiniz kişi olursa onu bile reddedeceğimi söyledim.” ifadesini kullandı.

15 Temmuz darbe girişiminin geçmişte yaşanan darbelerden ve darbe girişimlerinden çok farklı olduğunu vurgulayan Çağlar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“15 Temmuz darbe girişimi, darbe görünümlü bir terör saldırısıdır. Bu aynı zamanda Türkiye’yi işgal harekatının yeni dünya düzenindeki şeklidir. Müsebbipleri de teröristtir, işgalcidir ve haindir. FETÖ mensupları tam manasıyla mankurttur, hak yolunda deği̇l, i̇hanet i̇sti̇kameti̇nde gi̇den 1 dolarlık adamlardır. FETÖ’ye ve asker elbisesi giymiş teröristlere maddi destek verenlerin de ekonomiye hizmet etmedikleri ortada. Himmet adı altında toplanan paraların şer odaklarının kirli amaçlarına hizmet için yurt dışına çıkarılmasının ülkemiz ekonomisine maliyetini düşünün. O kirli eller ve zihniyet, asla ve asla Türk iş dünyasının bir parçası olamaz.”

17 Aralık’tan sonra bunlara gönül vermeye devam edenler, bir sonraki eğitim yılı başladığında bunların okuluna çocuklarını gönderenler, bunların kurslarına evlatlarını gönderenler, bunların finans kuruluşlarına destekte bulunanlar ve hala bu hain FETÖ’yle birlikte olanlar bu yüce meclisin koltuklarını kirletmeye devam etmesinler, kendiliğinden çekip gitsinler. Türkiye Cumhuriyeti’nin bekasına, milletin iradesine, devletin varlığına darbe vurmak isteyenlerin İTO çatısı altında yeri yoktur. Bunu sadece İTO Meclisi’ne de söylemiyorum. Bunu Türkiye’deki tüm kurum ve kuruluşlara söylüyorum. İTO yönetimi olarak, İTO’da, üniversitemizde, İDTM’de, Teknopark’ta, ICVB’de, vakfımızda ve tüm iştiraklerimizde bu temizliği yapmaya devam edeceğiz. Şunu açıkça ifade ediyorum; devletimizin göstereceği yol ve yöntemlerle konuyla ilgili çıkarılacak kanun hükmünde kararnameye de dayanarak diğer tüm önlemleri almaya devam edeceğiz. 134 yıllık geleneği kirletmelerine, özel sektöre leke sürmelerine, bu vatan üzerinde oyun oynamalarına izin vermedik, vermeyeceğiz.”

AA