Ev haczine itiraz dilekçesi!

Ev haczine itiraz dilekçesi
Borçlu kişinin, itirazını ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi iş günü içerisinde yapması gerekiyor. İşte ev haczine itiraz dilekçesi…

Borcundan dolayı hakkında haciz işlemi başlatılan borçlunun, hacze itiraz etmesi mümkün olabiliyor. Hacze itiraz etmek istiyen borçlu kişinin, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine müracaat etmesi gerekiyor.

İtiraz, takibi yapan icra dairesinden başka bir icra dairesine yapıldığı takdirde bu daire gereken masrafı itirazla birlikte alarak itirazı derhal yetkili icra dairesine gönderiyor; alınamayan masraftan memur şahsen sorumlu tutuluyor.

Borçlu kişi, itirazını ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi iş günü içerisinde yapması gerekiyor. Bu itiraz dilekçe verilerek yapılabileceği gibi sözlü olarak da yapılabiliyor. İtirazın yapılacağı yer ise icra dairesi ya da icra mahkemeleri olarak karşımıza çıkıyor. Ev haczine itiraz dilekçesi örneği aşağıda yer alıyor:

Ev haczi itiraz dilekçesi örneği..

……….İCRA MAHKEMESİ HAKİMLİĞİ’NE

DOSYA ESAS NO:……………………………..
BORÇLU:…………………………………………..
(ŞİKAYET EDEN) :…………………………….
Adres:…………………………………………………
KONU : Hacze İtiraz ve Haczin Kaldırılması Talebimizden İbarettir

AÇIKLAMALAR :
1. Alacaklı vekili tarafından ……. İcra Müdürlüğünün …/…. esas sayılı dosyası ile aleyhime yapılan icra takibi sonucunda …/../2012 tarihinde evimde yapılan haciz esnasında, evde yaşayanların ihtiyacı olan……eşyalar haczedilerek muhafaza altına alınmıştır.

2. 6352 sayılı kanunla değişik İcra ve İflas Kanununun 82. maddesinin 3. fıkrasına göre “aynı çatı altında yaşayan aile bireyleri için lüzumlu olan eşyalar birden fazla değilse haczedilemez.

Madde aynen şöyledir:
(Değişik: 6352 – 2.7.2012 / m.16) Para, kıymetli evrak, altın, gümüş, değerli taş, antika veya süs eşyası gibi kıymetli şeyler hariç olmak üzere, borçlu ve aynı çatı altında yaşayan aile bireyleri için lüzumlu eşya; aynı amaçla kullanılan eşyanın birden fazla olması durumunda bunlardan biri, HACZEDİLEMEZ..

Haciz işlemi 6352 sayılı yasanın yürürlük tarihinden sonradır. 6352 sayılı yasanın geçici 10. Maddesine göre kanunun yürürlük tarihinden sonra yapılacak takip işlemleri yeni yasaya tabi olacaktır. Çünkü geçici 10. Madde “takip işlemleri” demektedir. Bunun aksi anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olacaktır.

6352 sayılı yasanın geçici 10. Maddesine göre

“Bu Kanunun ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılan takip işlemleri hakkında, değişiklikten önceki hükümlerin uygulanmasına devam edilir.”

Bu geçici madde ile kanun koyucu, diğer İcra ve İflas Kanunu değişikliklerinden farklı olarak, değiştirilen maddelerin her biri için zaman itibariyle uygulanmayı belirlemek yerine, genel bir düzenleme ile tüm değişikliklerin zaman itibariyle uygulanmasını düzenlemiştir.

Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 448 işlemin tamamlanmasından bahsederken, İcra ve İflas Kanunu Geçici m. 10 takip işleminin başlatılmasından söz etmektedir. Tamamlanmamış usal işlemi, başlatılan takip işlemini karşılamaktadır. Zira “başlatılma” lafzı itibariyle devam etmeye, henüz sonuçlanmamış olmaya ve hacizde olduğu gibi özellikle etkilerini sürdürmeye işaret etmektedir.

Her iki hükmün ortak noktası, tamamlanmış işlemlerin eski Kanuna, henüz yapılmamış işlemlerin yeni Kanuna tabi olmasıdır. Geçici m. 10’un karşıt kavram kanıtından başlatılmamış takip işlemlerine yeni Kanunun uygulanacağı çıkarılabilir. Buna karşılık her iki hüküm, başlatılmış takip işlemleri ile tamamlanmamış usal işlemlerinin tabi olacağı Kanun bakımından farklı düzenleme getirmiştir. Nitekim yargıtay kararları da bu yöndedir. (Yargıtay 12. H.D 2012/28045 E. 2013/3913 K. 12.02.2013 T.)

Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 448, tamamlanmamış işlemlere yeni Kanunun; 6352 sayılı Kanunun geçici 10. maddesi ise önceki Kanunun uygulanacağını kabul etmiştir. Şu halde, Geçici 10. madde bakımından tamamlanmış takip işlemleri ile başlatılmış ancak henüz tamamlanmamış takip işlemleri eski Kanuna; henüz yapılmamış takip işlemleri yeni Kanuna tabi olacaktır.

Maddenin değişiklik gerekçesinde “Temel insan hak ve özgürlüklerini teminat altına almak” amaçlanmaktadır. Söz konusu olan temel hak ve özgürlüklerdir. Kişilerin temel hak ve özgürlükleri uluslararası sözleşmelerin ve anayasanın garantisi altındadır ve ertelenmez.

DELİLLER : Haciz tutanağı ve her türlü delil

HUKUKİ SEBEPLER : İcra ve İflas Kanunu 82/3. Madde ve ilgili mevzuat. Emsal Yargıtay kararı

SONUÇ İSTEM : 6352 sayılı kanunla değişik 2004 sayılı kanunun 82. Maddesine aykırı olarak yapılan haczin kaldırılmasını, yargılama giderlerinin karşı yana yüklenmesini arz ve talep ederim.

İTİRAZ EDEN
Adı ve Soyadı:…………………..
İmza

Kefile haciz nasıl gelir?

Özge ÖZDEMİR/Emlaktagundem.com